Yürüyerek seyahat etmek her sırtçantalının en az bir kere deneyimlemesi gereken bir aktivite. Dünya üzerinde birkaç saatten birkaç aya kadar farklı sürelerde tamamlanacak yüzlerce, binlerce yürüyüş rotası mevcut. Bütün yürüyüş rotalarını ziyaret etmek pratikte pek mümkün değildir. Bu sebeple Dünya’da bulunan en iyi 10 yürüyüş rotası listesi ortaya çıktı.
1. İnka Yolu
Ziyaret eden hemen hemen her gezginin listesinde ilk sırayı alan İnka Yolu Peru’da bulunmaktadır. İnka Yolu üzerinden birbirinden farklı rotalar bulunsa da, bunlar arasında en popüler olanı Machu Picchu’ya ulaşan rotadır. Peru’ya seyahat eden gezginlerin en çok tercih ettiği Cuzco’dan başlayan klasik yürüyüş rotasıdır. Rota boyunca Patallacta’daki harabeleri, Runkuraqay’daki İnkalar’a özgü tavernayı ve Sayaqmarka’nın harika manzarasını keşfetme şansı yakalayabilirsiniz. Yol boyunca nehir, göl ve fazlasıyla sık ağaçlık ormanla karşılaşmaya hazırlıklı olun. Genel olarak birkaç gün süren bu rota üzerinde günübirlik rotalar ve Mollepata gibi uzun rotalar da mevcuttur. Dünya’nın en iyi rotasında yürümek istiyorsanız sakın unutmayın, Şubat ayında rota bakım ve temizlik amacıyla kapalı tutuluyor. Ayrıca önceden biletlerinizi satın almanız da mecburi tutuluyor. Rehber ve taşıyıcılar dahil günde sadece 500 kişinin İnka Yolu’nu ziyaret etmesine izin veriliyor.
2. Monte Fitzroy
Güney Amerika’nın Patagonya bölgesinde bulunan bu yürüyüş parkuru aynı zamanda Torres del Paine için de güzel bir alternatif sayılabilir. Los Glaciares Ulusal Parkı’nda bulunan parkur kesinlikle yürünmesi gereken parkurlar arasında sayılmaktadır. Bir çok farklı rotayı barındıran bölgede ortalama rota uzunluğu 64 km ve her yerini yürüyerek görmek bir haftayı bulabiliyor. Rota boyunca göller, dağlar, buzullar ve tabii ki muhteşem Monte Fitzroy bulunmakta. Gün boyunca kasvetli, gri görüntüye sahip olsa da gün batımında ortaya çıkan kırmızı ve turuncunun harika birlikteliği görenleri büyülemektedir. Kesinlikle kaçırılmaması gereken fotoğraf olanağı sunmaktadır.
 |
3. Annapurna Turu
Bu ilginç macera dolu bölge için Nepal ve Himalayalar’a ulaşmanız gerekecektir. Annapurna, Dünya üzerinde bulunan onuncu yüksek dağdır. Annapurna Turu boyunca Lamjung, Manang, Mustang ve Myagdi bölgelerinden yürüme şansı bulunmaktadır. İlk ve son bölgeler, verimli astropikal (subtropikal) vadiler ve teraslandırılmış tarlalar barındırmaktadır. Arada bulunan Manang ve Mustan bölgelerinde ise kendinizi çok daha yüksek noktalarda ve soğuk iklimde bulabilirsiniz. Dünya’nın en derin boğazından geçmek ve Budist köylerini, Hindular için kutsal sayılan noktaları yürüyerek keşfetmek istiyorsanız, bu rota tam size göre. Rotayı tamamlamak, zaman zaman zorlayıcı bölümleri ile birlikte ortalama 3 hafta sürecektir. Rota boyunca konaklama ve yemek ihtiyacını karşılayacağınız yerler bulmak mümkündür.
 |
| Fotoğraf: lonelyplanet.com |
4. Kilimanjaro Dağı
Tanzanya’da bulunan bu sönmüş yanardağ özellikle karla kaplı zirvesiyle tanınmaktadır. Birçok efsanede yer bulan Kilimanjaro Dağı’nda yürüyüş yapmak için 6 farklı seçeneğe sahipsiniz: Machame, Marangu, Rongai, Lernosho, Umbwe ve Shira. Bunların yanında sadece dağdan iniş amaçlı kullanılan Mweka rotası da bulunmaktadır. Bütün bu rotalar zorluk ve mesafe olarak farklılık göstermektedir. Harika manzaralar ve macera hoşunuza gidiyorsa Machame rotasını seçebilirsiniz. Popüler olan rotada yürüyerek klübe, barakalarda konaklamayı isterseniz Marangu sizin için en uygun rota olacaktır. Biraz tehlike ve heyecan yaşamak isterseniz kesinlikle Lernosho rotasına gözatmalısınız. Bu rotanın ilk gününde size silahlı korucu eşlik edecektir. Bu rota boyunca fil, bufalo ve diğer büyük av hayvanlarına rastlayabilirsiniz. Hangi rotayı seçerseniz seçin Kilimanjaro Dağı kesinlikle muhteşem bir deneyim yaşamanıza izin verecektir.
 |
| Fotoğraf: goista.com |
5. Batı Yakası Parkuru
Biraz kuzeyde, Kanada’da bulunan Vancouver 2010 kış olimpiyatlarından hatırlarda kalmasının yanında, Dünya’nın en iyi yürüyüş rotasını da barındırmaktadır. Bamfiled’tan başlayarak Port Renfrew’a kadar uzanan, Pasifik Rim Ulusal Parkı’nın bir parçası olan Batı Yakası Parkuru, 121 km uzunluğundadır. Tüm parkur boyunca ormanlardan plajlara, şelalelerden bataklık alanlara kadar birbirinden farklı birçok ekosistemle karşılaşmak mümkün. İnişli çıkışlı olan bu parkur boyunca belirlenmiş kamp alanları mevcuttur. Bazı noktaları aşmak için bot, köprü ve hatta yıkılmış kütükleri kullanmak durumunda kalabilirsiniz. Tüm parkuru tek seferde yürümek istemezseniz, yol boyunca önceden belirlenmiş başlama ve duraklama noktalarını kullanabilirsiniz. Parkur boyunca ayı, kurt, dağ aslanı gibi vahşi hayvanlarla karşılaşmanız mümkün olduğundan dikkatli olmalısınız. Deniz kıyısı bölgelerde gelgitler tarafından oluşturulmuş ufak göletlerde balık, yumuşakça, anemon gibi canlılara rastlayabileceğiniz gibi eğer şansınız varsa Orka veya deniz aslanlarını gözlemleyebilirsiniz. 1 Mayıs – 30 Eylül arası açık olan parkurda macera yaşamak için önceden hazırlık ve plan yapmak gerekmektedir.
 |
| Fotoğraf: joshtraveller.com |
6. Likya Yolu
Fethiye’den başlayarak Antalya’ya kadar uzanan ve tarihte Likya olarak adlandırılan Teke yarımadasındaki patikalardan bir kısmının işaretlenip haritalanması ile oluşturulmuş, 500 km uzunluğunda ve yaklaşık 30 günlük yürüyüş gerektiren rotadır. 1992 yılında çalışmalarına başlanılan Likya yolu 1999 yılında Kate Clow tarafından işaretlenerek hizmete açılmıştır. Parkur üzerinde yer alan Gelidonya Feneri manzarası, 2007 yılında Türkiye’nin en güzel manzarası seçilmiştir. Ayrıca dünya üzerinde bir geminin tamamının çıkarılabildiği ilk su altı kazısı bu bölgeden görülebilen Amerikan Koyu’nda yapılmıştır. Parkur üzerindeki yerleşim birimlerinde konaklama olanağı mevcuttur. Parkurun tamamı işaretlenmiş olup sponsor kuruluşlar ve gönüllüler tarafından bakımı yapılmaktadır.
Parkur için en uygun zaman sıcak ve su sıkıntısının olmadığı Ocak ayı olarak kabul edilmektedir.
7. Mont Blanc Turu
Fransa, İtalya ve İsviçre’den geçen bu yürüyüş parkuru Avrupa’nın en ünlü yoludur. Mont Blanc dağ kitlesinin etrafından dolanan parkur 7 vadiye, 170 km uzunluğa ve 10 km’lik rampaya sahiptir. Çoğunlukla gezginler parkuru ters yönden yürümeyi tercih etmekteler. Tüm parkur 7-10 gün yürüyüş gerektirmektedir. Çok sayıda duraklama, başlama noktasına sahip olan parkur boyunca konaklama imkanı da bulunmaktadır. Daha çok macera isteyenlere veya daha kolay yoldan yürüyüş gerçekleştirmek isteyenlere uygun farklı rotaları içermesi bölgenin popüler olmasında büyük önem taşır. Eğer bir şekilde Avrupa’da bulunma şansınız var ise doğa severlerin mutlaka görmesi gereken bir parkur olarak listede yerini almakta olan bu rotayı da ziyaret etmelisiniz.
8. Everest Ana Kampı
Soğuktan hoşlananlar için, kesinlikle mükemmel bir parkurdur. Lukla, Nepal’den başlayacak olan yolculuğunuz, yaklaşık 2 hafta sürecektir. Everest’e uzanan birçok yorucu parkur olmasına rağmen bu bölgeyi ziyaret eden gezginler çoğunlukla yol boyunca yiyecek ve konaklama imkanı olan daha kolay rotaları tercih etmektedirler. Yolculuk boyunca alçak bölgelerdeki vahşi bitkiler ve dağınık halde bulunan evleri izlerken, bulutların içinde kaybolan zirveyi de gözlemleme şansınız olacaktır. Arzu ederseniz yol boyunca size yardımcı olacak Sherpa adı verilen rehberlerden kiralayabilir veya tam bir macera için yalnız yürüyecekseniz yol boyunca her zaman rota hakkında bilgi alabilirsiniz. Bu sıradışı macerayı gözünüze kestirdiyseniz yüksek irtifa ve soğuk iklime hazırlıklı olmalısınız.
 |
| Fotoğraf: rei.com |
9. Torres del Paine
Şili’nin Patagonya bölgesinde bulunan (Santiago’nun 2500 km güneyi) aslında milli park olan bir bölgedir. Parkur boyunca vahşi çiçeklerin kapladığı alanları, harika manzaraları, dağları, vadileri ve göz alabildiğine uzanan buzulları görme şansına sahipsiniz. Ant akbabası, lama ve tilki gibi birçok vahşi hayvanı parkur boyunca gözlemleyebilirsiniz. Diğer birçok parkur gibi burada da birçok duraklama ve başlama noktası mevcuttur. Güney Amerika’ya yolunuz düşerse yürünmesi gereken parkurlardan bir tanesidir.
 |
| Fotoğraf: visitchile.com |
10. Appalachian Parkuru
ABD’nin doğu kıyısında bulunan, 3505 km uzunluğunda, Georgia eyaletinden Maine’e uzanan Appalachian parkuru ülke genelinde oldukça ünlüdür. Parkurla ilgili güzel haber ise tüm parkuru yürümek zorunda olmamanızdır. Yolculuk boyunca bir çok duraklama noktası mevcuttur. Böylece çok uzak mesafeler yerine kısa yürüyüşler için de oldukça uygundur. ABD’nin ilk milli doğal manzaraya sahip parkuru olmasının yanında en uzun 3 parkurundan da birisidir. Tüm parkur boyunca 5 milyondan fazla adım atacak, 14 eyaletten geçecek ve 8 milli orman ile 6 milli parkı ziyaret etme şansına sahip olacaksınız. Bir çok gezgin bu parkurun ABD’nin doğu kıyısını görmek için en iyi yol olduğunu söylemekte. Pek haksız da sayılmazlar sanki.
Listede yer almamasına rağmen Dünya genelinde keşfedilmeyi bekleyen, görülesi birbirinden farklı güzelliklere sahip rotalar da mevcut. Bunlar arasında Peru’da yer alan Ausangate Turu, Kenya’da bulunan Kenya Dağı, Fransa ve İsviçe’de bulunan Haute Rotası’nı da belirtmekte fayda var. Burada belirtilen veya farklı bir rotada yürümeye karar verirseniz lütfen ardınızda ayak iziniz, gülümseyen yüzünüz ve karşılaşacağınız diğer gezgin, yerlilerle güzel anıları bırakıp; buralardan sadece anılarınızı, fotoğraf ve videolarınızı eve geri götürün.